Karayalçın’ın iki projesi

CHP’nin Ankara Büyükşehir belediye başkan adayı Murat Karayalçın, Ankara büromuzu ziyaret etti.
Karayalçın, sohbete, “Melih Gökçek ‘adaylıktan çekileceğim’ söylentisini yaymaya çalışıyor” diyerek başladı:
“Adaylıktan çekilmeye hiç niyetim yok. Melih Gökçek’in böyle bir söylentiyi yaymaya çalışması telaşlandığını gösteriyor. Gökçek paniklemiş görünüyor. Bu nedenle de akla, mantığa sığmayan konuşmalar yapıyor.”
Karayalçın, seçimlere çok iddialı olduğu iki sosyal projeyle hazırlanıyor.
Bu projelerden biri 25 bin kişiye iş olanağı sağlamak, diğeri ise 90 bin Ankaralı aileyi yoksulluk sınırının üzerine taşıyacak “hemşerilik geliri” ödemeleri.

‘Bütçeden vereceğiz’
Karayalçın’a önce bu projeleri için nasıl kaynak bulacağını sordum. Yanıtı şu oldu:
“25 bin kişiye iş olanağı yaratma projemizin maliyeti 120 milyon dolar. Hemşerilik geliri için gereken kaynak tutarı da 350 milyon dolar. İkisi için gereken kaynak yaklaşık 500 milyon dolar. Bu parayı belediye bütçesinden ayıracağız. Belediye ve bağlı kuruluşların bütçesinin yüzde 15’ini bu projelere ayıracağız.”

25 bin kişiye iş
Murat Karayalçın, 25 bin kişiye nasıl iş bulacağına ilişkin sorumu da şöyle yanıtladı:
“Bu yeni bir istihdam modeli. 25 bin kişiye sosyal projelerde, ağaçlandırma, yeşillendirme gibi çalışmalarda iş vereceğiz. Bu iş tam gün olmayacak. Yarım günlük işler olabilecek. 12 ay değil de belli bir dönem için gerekli olan işler açılacak. Ama 25 bin kişinin sosyal güvenlik primleri asgari ücretten yatırılacak. Bu yeni bir istihdam anlayışı. Özel bir istihdam projesi. Bence Gökçek bu proje nedeniyle panikledi. Paniklediği şuradan belli ki, ‘Karayalçın 15 bin kişiyi işten atacak, 25 bin kişi alacak, o 25 bin kişiyi Kızılay’da yürütüp hükümet aleyhine slogan attıracak’ gibi sözler söylüyor. Hiç ilgisi yok. Kaldı ki belediyede 15 bin işçi yok. Bağlı kuruluşlar dışında belediyedeki işçi sayısı 1200. Nasıl 15 bin kişiyi atacakmışım, anlamadım.”

Hemşerilik geliri
Karayalçın, hemşerilik geliri projesini de şöyle açıkladı:
“Ankara’da 90 bin aile yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Bu ailelere hemşerilik geliri yardımı yapacağız. Yaşam standartlarını yoksulluk çizgisinin üzerine çekeceğiz. Bu da diğer önemli sosyal projemiz. Bu projemizle yoksulluk istismarına son vereceğiz.”

Atları da Vururlar
Karayalçın, televizyonlardan yansıyan görüntülerin, “Atları da Vururlar” filmini anımsattığını belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:
“‘Atları da Vururlar’, 1930’lardaki büyük ekonomik bunalımı anlatır. Yoksulluk o kadar yaygındır ki, insanlar 3-5 dolar için dans yarışmalarına katılırlar. Saatler süren dansta en son ayakta kalan çifte 3-5 dolar verilir. İnsanlar bu parayı almak için öyle mücadele eder, yere yıkılmamak için öyle çaba gösterirler ki içler acısıdır. Şimdi bizim televizyonlarımızdan da aynı içler acısı görüntüler yansıyor. Yarışma programları, para ödüllü programlarda insanlarımızın gösterdiği gayreti, yaşadıkları hüznü izliyoruz. Bu, yoksulluğun ne dereceye vardığını gösteriyor. Tıpkı ‘Atları da Vururlar’ filminde olduğu gibi.”

Fikret Bila