Devr-i AKP

Bir Baştan Bir Başa Anadolu

Home ] Çamkerten ] Bağımsızlık ] Manifesto ] Atatürk ] Resimler ] Başkan ] Aksaray ] İletişim ] İçerik ] Ara ]

 

 

 

 

 

Devr-i AKP

   
   
       
   
   
Cumhurların yarısıyla büyük zafer coşkusuyla
Türküsüyle şarkısıyla yola devam ediyoruz
Kavgayla inançla aşkla Sarkozy Merkel ve Bush'la
İşbirlikçi bütün güçle yola devam ediyoruz...

Sata sata saltanatla ulus devlete inatla...
Yabancılara sebatla yola devam ediyoruz
Kürdümüzle lazımızla kümesteki kazımızla
Avrupa ya aşkımızla yola devam ediyoruz

Yurtsever ve Atatürkçüler Gözaltında!Kıbrıs'ta Yunanistan güneydoğuda Kürdistan
Ermenistan Türkmenistan yola devam ediyoruz
Arabistan soydaşımız Talabani kardaşımız
Barzanidir yoldaşımız yola devam ediyoruz

Berlusconi kirvemiz Allaha şükür halimiz
İl başkanları valimiz yola devam ediyoruz
Dindir en büyük ölçümüz tarikat yurdu işimiz
Ümmet-i Muhammed gücümüz yola devam ediyoruz

Bir muhteşem şurekayla garip ile gurebağla
Fakir ile fukarayla yola devam ediyoruz
Ümmetimiz çeker çile oyu bize bilebile
Arsa ile borsa ile yola devam ediyoruz

Memnun bu işten halkımız saltanat bizim farkımız
Geberseler yok korkumuz yola devam ediyoruz
Laik değil küreseliz ulus değil evrenseliz
Diyarbakır Karadeniz yola devam ediyoruz

Ak Emlak'tan Büyük Fırsat!!!Laikler köşede kaldı sorun değil artık ordu
BOP’la teşkil için yurdu yola devam ediyoruz
Hidayete erenlerle sesten hızlı dönenlerle
Yağ damlayan kalemlerle yola devam ediyoruz

Denge lazım bu kantara çıkmasın diye tantana
Meclisi bağlayıp TOPTAN’a yola devam ediyoruz
Vatan bizim bizim bayrak gitsin Bekir gibi ahmak
Tozu dumana katarak yola devam ediyoruz

Ülke bizim ümmet bizim var mı gerek Fazıl Say'a
Kaval tercih piyanoya yola devam ediyoruz
Severiz sivil yaşamı sevmeyiz Yaşar paşamı
Hallederek Çölaşan'ı yola devam ediyoruz….


Demlik Hayri
   

 

Yalanını da Al Git!

   
  • Ekonomi
  • Rakamlarla Türkiye Ekonomisi, 2002-2007 (ppt)
  • Yabancilara Satilmis Kurumlar (1.2Mb, ppt)
  • Turkiye’de Yoksulluk Analizi
  • Türkiye’de Hane Halkı: İşgücü, Gelir, Harcama ve Yoksulluk Açisindan Analizi
  • Gomonisler Va$inhgton'a!
   
Seni Bu Yamyam Kibirin Bitirecek

Bilboardlardaki resimlerine baktım; güya «kudretli» görünesin diye en
çılgın bakışlı fotoğraflarını seçmişler. Kontrolsüz bir adrenalin
ile geldiği yeri hazmedemeyişi harmanlayan deli bakışları…

Ne yapsan olmuyor…

Kültürsüzlüğün, görgüsüzlüğün, basitliğin, açlığın her şeyin önüne
geçiyor. Sadece çalma, çırpmaya, vebal almaya işleyen kıt aklın bile
durup durup sana «Saygı görmüyorsun, sende bir şeyler eksik» diye
fısıldıyor. Bu fısıltıyı duydukça iyice kontrolden çıkıyorsun.
«Bana saygı duyun, önümde eğilin. Eteklerimi öpün» diye tepiniyorsun
ama olmuyor. Olmuyor işte…En yakınındakiler bile senin iflah olmaz
kifayetsizliğine, insanlıktan çıkmış öfkene, Allah'a şirk koşma
noktasına gelmiş kibrine dayanamıyorlar. En uyanıklar ile kullanım
tarihinin tamamen sona gelmesini bekleyenler kaldı sadece çevrende. Bir
de bir delinin gölgesi ardında kirli oyunlarını yürütenler.

Boşsun, bomboşsun…Bir genelev fedaisi kadar ruhsuz ve hoyratsın.
Kabadayılığın da hikâye, dobralığın da yalan, «delikanlılığın» da
naylon…

Hak, hakkaniyet, adalet, merhamet gibi kavramlar kapından bile
geçmemiş. Alım-satım ustalığından, ticari uyanıklıktan dem vurarak
örtmeye çalışıyorsun bu büyük eksikliğin üzerini…

Sahi kimsin sen?

Hep aynı yerden servis edilen üç adet gençlik, çocukluk ve askerlik
fotoğrafından başka neden görüntün yok senin?

Hangi okulları bitirdin, kimlerle aynı sıralarda oturdun? İlkokul
öğretmenin kim? Neden bir kişi bile çıkıp seninle ilgili bir tek
anısını anlatmıyor? Seda Sayan'ın bile mahalle yıllarından bir fotoğraf
çıkıp geliyor da, senin geçmişin neden bu kadar sis perdelerinin
ardında gizli?

«Olmayan» biri misin yoksa sen; laboratuarda mı imal edildin? Hangi
merkezlerde programlandı hastalıklı beynin?

Bütün değerlerden neden bu kadar yoksunsun; en kutsal kavramların içini
boşaltmada nasıl bu kadar maharetlisin?

Hurafe, iftira, şirret ve cehaletten beslenen dilin; hırstan ve
doymamışlıktan ibaret kişiliğin, bir ağaç kovuğundan başka hiçbir
şey olmayan fani bedeninle tarihin onurlu sayfalarında yer almaya
soyunma cesaretini nereden buldun…

Duyduk ki şimdi de «padişahçılık» oynuyormuşsun…

Şah oldun, sıra şahbaz olmaya geldi. Her mevki ve makamı tattın, geriye
«padişahlık» kaldı öyle mi?

Senin montaj ürünü kimlik ve bedeninden kuşkusuz bir Fatih, bir Yavuz,
bir Kanuni olmaz ama Deli İbrahim-Vahdettin karışımı bir kukla, bir bez bebek pek
âlâ olabilir.

Seni bütün bu defolarınla sahnede tutanların işine fazlasıyla yarar
böyle acınası bir bez bebek.

Esiyorsun, gürlüyorsun, tepiniyorsun…

Pazarcı gibi tiz çığlıklar atıyorsun..

Deli bakışlarını devire devire, boyun damarlarını şişire şişire
höykürüyorsun…

İyi de sen ne istiyorsun?

Karun oldun. Çocukların ülkedeki simit tablalarından bile haraç alıyor,
gudubet karın ipek kumaşlara, paha biçilmez mücevherlere büründü.
Şakşakçıların ceylan derisi koltuklarda basen büyütüyor. «Bu
kadarı da olmaz ki» diyen kim varsa işinden aşından ettin, zindanlara
attın, ailelerini açlığa mahkûm ettin…

Gencecik üniversite mezunları işsizlikten intihar ediyor. Doktorlar,
öğretmenler, polisler, subaylar açlık sınırında yaşıyor; emekliler
pazarlardan sebze artığı topluyor. Şehit katilleri Meclis'te suratımıza
çemkiriyor.

Sen hâlâ üstündeki pahalı elbiselerin, özel yapım som altın kol saatin,
ipek gravatınla karşımıza geçip kusuyorsun da kusuyorsun..

Kime bu kinin?

Nereye doğru gittiğini bir gün olsun düşündün mü? Olmayan vicdanınla
bir gün olsun kendine «Acaba biraz ileri mi gidiyorum» diye sordun mu?

İtikatın da yalan biliyoruz ama bir gün olsun «Ya hesap günü varsa»
diye endişelendiğin oldu mu?

Evet var…

Hesap günü var.

Ve sanki bu saldırganlığın, bu doymazlığın, tamah etmen, azmışlığın,

O hesap gününü biraz daha yaklaştırıyor…

Artık Allah'ın gözüne batıyorsun birader! Fazla parazit yapıyorsun,
ortalığı hacminden fazla kirletiyorsun. Elde ettiklerinle şükür etmeyi,
biraz da başkalarını düşünmeyi başaramadın. Böyle bir kapasiten yok
çünkü. Dünyaya yemeye, içmeye, dışkılamaya, kin ve nefret
aşılamaya gelmişlerdensin.

Üste bir de kibir yapıyorsun, işte bu hiç çekilmiyor..

Senin sonunu da bu yamyam kibirin getirecek.
 
   
             

 
   

Türkiye, Türkiye Gerçekleri, Avrupa Gerçekleri, ABD Gerçekleri, Kafkasya Gerçekleri, Ortadoğu Gerçekleri

 

 

Home ] Çamkerten ] Bağımsızlık ] Manifesto ] Atatürk ] Resimler ] Başkan ] Aksaray ] İletişim ] İçerik ] Ara ]

 

İbrahim Çamkerten: Aksaray Belediye Başkan Adayı, CHP, Cumhuriyet Halk Partisi; Camkerten Anadolu'nun Kalbi Aksaray'ın Belediye Başkan Adayı;2009’da Yönetimi, Ekonomiyi, Siyaseti, Turizmi, Kültürü, Dış İlişkileri, Diplomasiyi, Bilimi, Teknolojiyi, Türkiye'yi, Dünya'yı, Yabancı Dilleri Bilen; Basiretli, Şehircilik Uzmanı, Yurtsever ve Toplumcu Bir Belediye Başkanınız Olacak!