Tahmin, 
		Tevil ve Takdir
		
		MELİH ÂŞIK dün gazetesindeki köşede 1"Gel 
		de inandır?" diye sorarak durumu iki fıkrayla çok iyi anlatmış oldu 
		
		
		Birincisinde, yatak odası 
		gardırobunu onarmaya çağrılmış yakışıklı marangoz, "Kapısı sadece 
		yoldan otobüs geçince gıcırdıyor" diyen şuh ev hanımının sözü 
		üzerine güya deneme niyetiyle gardırobun içindeyken kendisini yakalayan 
		kocaya "İnanmayacaksınız ama, otobüs bekliyorum" der. İkincisi 
		ise, eşekten düşen Nasreddin Hoca'nın "Ben zaten inecektim" 
		dediği ünlü fıkra. 
		 
		*** 
		 
		Erken bitmiş görünen sınır ötesi harekât olayında herkesin kendine göre 
		tahminde bulunması ya da tevil araması, hatta
		
		PKK'nin yaptığı gibi bundan zafer sonuçları çıkarması doğaldır. 
		Ama, resmen söylenenler yüzde yüz doğru olsa bile, yine de sorulacak bir 
		yığın soru kaldığı kabul edilmelidir. 
		 
		Örneğin, harekât izni istenen ABD'ye asıl amaç yeterince anlatılmış 
		mıdır? Daha doğrusu, doğru ve asıl olması gereken amaç konusunda 
		Türkiye'nin kesin bir devlet politikası oluşturulmuş mudur? 
		 
		1925'in zor koşulları içinde Milletler Cemiyeti genel sekreterliğini 
		ellerinde tutan İngilizlerin Estonyalı bir emekli generale çizdirdikleri 
		bugünkü sınır hiçbir önlemle tam olarak savunulamayacak kadar mantık 
		dışı olduğuna göre, ya ikili bir anlaşmayla kesin olarak değiştirilmesi 
		ya da
		
		Irak'ın kuzeyinde savunulabilir çizgiye kadar bir "güvenli 
		bölge" oluşturulması kaçınılmaz bir zorunluluktur. Sınır,
		
		Irak İngiliz "manda" sı altındayken çizdirilmişti. Şimdi
		
		Irak'ı işgal altında tutan ABD nüfuzunu bu yönde kullanmayacak da 
		kim kullanacak? Yoksa, sözde "stratejik müttefik" imiz "Tek 
		çare siyasal çözümdür" diyerek sonuçta Güneydoğu'yu içerecek 
		bağımsız bir Kürt devleti kurdurma peşinde midir? Acaba AB'nin üyelik 
		konusundaki oyalamasına benzer biçimde burada da kısa süreli ve tam 
		sonuç vermeyen operasyonlarla oyalama mı söz konusudur?
		
		AKP iktidarının bu konuda yeterince duyarlı davranmadığı besbelli. 
		 
		İkincisi, söylenenlerin hepsi doğru olsa da, ABD'yi yönetenlerin bu 
		konudaki davranışları "stratejik müttefik" kavramının neresine 
		oturtulmaktadır? Diyelim ki, verilen iznin süresi aşıldı; bunu 
		anımsatmanın yolu koskoca "dünya hâkimi" nin Savunma Bakanı'nı 
		operasyonun tam da sonuca yaklaştığı sırada Ankara'ya yollamak mıdır? 
		Hele Texaslı Bush Irak'tan " çıkılmalıdır" demek isterken kibarca 
		söylemek varken niçin "get out" deyimini kullanmıştır? Hele bunun 
		kendi yöresinde "defolup gitmek" havası da taşıdığını bilmeyecek 
		kadar mı izan yoksunudur? Yoksa bu hoyratlık, "çuval" olayına 
		benzer bir sözde "ders" anlamı mı taşımaktadır? 
		 
		*** 
		 
		Tahminler ve teviller çeşit çeşit. Takdir, Türk halkınındır. Gerçeği 
		bulmak da günün belirsizlik ortamında tarihe ve tarihçilere kalıyor. Ama 
		bir şey çok kesin: Tayyip iktidarı, çağın zor dünyasında Türkiye gibi 
		bir ülkeyi yönetmeyi 
		Prof.Dr. Mümtaz 
		SOYSAL 
		
		
			
			
			1İnandırıcı fıkra...
			Sıcak bir yaz günü... Necla Hanım, 
			gıcırdayan gardırobu tamir etmesi için yakınlardaki marangoza 
			telefon ederek evine çağırır. Genç marangoz uzun süre uğraşmasına 
			rağmen gıcırtının kaynağını tespit edemeyince Neclanım ek bilgi 
			verir. 
			- Gardırop her zaman değil, yandaki caddeden otobüs geçtiği 
			zamanlarda gıcırdıyor. 
			Bu bilgi üzerine genç marangoz gardırobun içine girer, kapısını 
			kapatır, yandaki caddeden bir otobüsün geçmesini beklemeye başlar. 
			Tam bu sırada, komşulardan gelen ihbar üzerine işyerinden fırlayan 
			Neclanımın kocası Hüsamettin Bey koşa koşa eve varır. Yatak odasına 
			girip gardırobu açınca marangozla burun buruna gelir. Hiddetle, sen 
			burada ne arıyorsun, diye sorunca delikanlı korkulu bir yüz 
			ifadesiyle yanıtlar: 
			- Valla inanmayacaksın ama otobüs bekliyorum. 
			Bazı açıklamalar vardır ki, doğru da olsa inananı az olur. 
			Kuzey Iraktan çekilmeyle ilgili açıklamalar gibi! 
			*** 
			Şaka bir yana... Geri çekilme erken mi oldu, vakitli mi gibi 
			tartışmalar başka yana bırakılırsa... Alınan askeri sonucun çok 
			başarılı olduğu söylenebilir. Bizim yetkililere ek olarak... 
			Washington Postta ABDli bir yetkili ile PKK sözcüsü Ahmet 
			Denizenin beyanlarını okuduk... Hem ABDli yetkili hem Denizenin 
			ifadeleri harekâtın PKKyı hayli acıttığını gösteriyordu. Dondurucu 
			kış şartlarında kendini gizleyen silahlı gruplara karşı mümkün olan 
			en iyi sonuca varıldığını gösteriyor bütün işaretler. Kahraman 
			askeri kutluyoruz... 
			 
			Melih Aşık  
		  
		
						
		
		
						
		
		
			  
		
						 
		
		
		
		 |